Neden kilo veremiyorum?

Yeni sağlıklı yaşam şeklinize henüz birkaç hafta önce başladınız ve oldukça fazla kilo verdiniz. Ancak son zamanlarda baskülün ibresinde hiçbir kıpırdama yok. Nedenini bilmek ister misiniz? İşte olası cevaplardan bazıları.

Kahvaltıyı atlıyor musunuz?
Sabahleyin uyandığınızda aç olmanız gerekiyor. Belki yataktan kalkar kalkmaz değil ama uyandıktan iki saat içinde mideniz kazınmıyorsa bilin ki bir önceki akşam yemeği fazla kaçırmışsınız. Sabahları kahvaltı etmeyi taviz veremeyeceğiniz bir prensip haline getirmelisiniz. Kahvaltı, yalnızca sabahleyin metabolizmanıza hızlı bir başlangıç yaptırıp size enerji vermez, aynı zamanda gününüzün geri kalanının nasıl geçeceğini de belirler. Bu yüzden ilk öğününüzde iyi bir karbonhidrat, vitamin ve protein deposu bir yiyecek olduğundan emin olun. En ideal kahvaltı seçenekleriniz, müsli, taze meyveli chia pudingi ve sebzeli omlettir.

Yalnızca su mu içiyorsunuz?
Eğer içmiyorsanız, bilin ki içtiğiniz diğer içeceklerden bol miktarda kalori alıyorsunuz. Alkol, meyve suları ve diğer gazlı/gazsız içeceklerin içinde çok miktarda şeker bulunur. Son derece sağlıklı olarak lanse edilen taze sıkılmış portakal suyu bile, içinde biraz vitamin olan şekerli bir sudan oluşur. Portakal suyu içtiğinizde bütün sağlıklı lifleri çöpe gider ve siz sadece birkaç portakaldan geriye kalan şekerli suyu içmiş olursunuz. Ben size bunun yerine meyveleri bütün olarak yemenizi ve sadece su içmenizi öneririm. İsterseniz suyunuzun içine birkaç dilim taze meyve atarak tatlandırabilirsiniz. Suyunuzun içine birkaç dilim misket limonu ile birkaç tane ahududu atın ve bu şekersiz güzel lezzetin tadını çıkartın. Suya alternatif olabilecek sağlıklı tek seçenek bitki çaylarıdır.

Yanlış bir diyet mi uyguluyorsunuz?
Nasıl bir diyete başlarsanız başlayın, daha az şeker ve yağ tüketmeye başladığınız için ilk birkaç gün ve hafta içinde sonuç alırsınız ve kilo verirsiniz. Ayrıca vücudunuz tuttuğu bütün su ve ödemi de atmaya başlar. Ancak vücudunuzdan bütün ödem ve fazla su atıldığı zaman kilo vermek zorlaşır. Özellikle de uygulamaya başladığınız diyet düşük kalori hesabına dayalı bir diyetse. Yeteri kadar yemek yemediğiniz ve vücudunuz gerekli enerjiyi almadığı için sizi açlık krizlerine soktuğu için kilo veremiyor olabilirsiniz. Eğer vücudunuz açlık krizleri ile enerji ihtiyacını çözemeyeceğini anlarsa kendisini kıtlık moduna alır ve metabolizma hızınızı yavaşlatır. Daha az kalori yakmaya başlarsınız ve ağzınıza koyduğunuz her lokma vücudunuz yeteri kadar beslenemediğini zannettiği için yağ olarak depolanır. Buraya yapacağınız en doğru şey diyet yapmayı bırakmak ve hayatınızın geri kalanında sağlıklı ve dengeli bir beslenme alışkanlığı edinmektir.

Aşırı mı streslisiniz?
Araştırmalara göre stres bel çevresinde yağlanmaya neden olur. Strese girdiğimiz zaman vücudumuz bu stresle başa çıkacak eforu beslemek için basit karbonhidratlara ihtiyaç duyar.  Bunun sonucunda gerçekte ihtiyacımız olmayan basit karbonhidratları vücudumuza almış oluruz. Ayrıca vücudumuz kendisini baskı altında hissettiğinde kortizol adı verilen stres hormonu salgılar. Yüksek kortizol seviyesi insülin seviyenizi de yükseltir ve kan şekeriniz düşerek şekerli ve yağlı yiyeceklere yönelmenizi sağlar. Bunun çözümü kendinizi yoga yaparak ya da daha az çalışarak rahatlatmaktır.

Yavaş bir metabolizmanız mı var?
Yavaş metabolizmanızdan genlerinizin sorumlu olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Ancak metabolizma hızınızı en çok etkileyen şey, sahip olduğunuz kas miktarıdır. Eğer vücudunuzda yeteri kadar kas yoksa, yakmak istediğiniz miktarda kalori yakmanız çok zorlaşır. Eğer vücut yağ oranınızın çok yükseldiğini düşünüyorsanız, protein ağırlıklı bir beslenmeye geçmeli ve derhal antrenman yapmaya başlamalısınız. Kendi vücut ağırlığınızla yapacağınız egzersizlerin üzerine yapacağınız bir kardiyo ile yağlarınızdan kurtularak kas yapabilirsiniz.

Yeteri kadar uyuyor musunuz?
Günde 7-8 saat uyumanız gerekiyor.  Eğer uyumazsanız kendinizi yorgun hissedersiniz ve antrenman yapma isteğinizi kaybedersiniz. Ayrıca insanların yorgun olduğu zaman sağlıksız yiyeceklere yöneldiği bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır. Uygu, formda ve sağlıklı bir yaşam tarzının en önemli kısmıdır. Üstelik hiçbir maliyeti yoktur. Yatağa erken gitmeye çalışın ve uyku zamanından önce elektronik eşyalarla uğraşmaktan ve televizyon izlemekten kaçının. Odanızın tamamen karanlık olduğundan ve fazla sıcak olmadığından emin olun. Bu önlemler sayesinde kaliteli bir uyku uyuma şansınızı artırmış olursunuz.